BSH (Bosch Siemens) Grubu, Türkiye’deki üretim kapasitesini gelecek 5 yılda iki katına çıkarmayı planlıyor.

alman dev turkiye'de hedef buyuttuDünyanın en büyük beyaz eşya ve ev aletleri üreticilerinden BSH (Bosch Siemens) Grubu, Almanya ile Çin’in ardından üçüncü büyük pazarı olan Türkiye’de hedef büyüttü.

1995 yılından bu yana Türkiye’ye 1 milyar Euro’nun üzerinde yatırım yapan dev şirket, Türkiye’deki üretim kapasitesini gelecek 5 yılda iki katına çıkarmayı planlıyor.

BSH (Bosch Siemens) Grubu, IFA Berlin Uluslararası Elektronik Ürünler ve Teknolojileri Fuarı’nda yeni ürünlerini tüketicilerle buluşturdu. Avrupa’nın en büyük tüketici elektroniği fuarı IFA’da Türk gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bosch Siemens Ev Aletleri CEO’su Dr. Karsten Ottenberg, 1995’ten bu yana Türkiye’ye 1 milyar Euro’nun üzerinde yatırım yaptıklarını, bunun ödüllerini uzun vadede hep aldıklarını belirtti. Türkiye’nin hem iç pazar hem de ihracat pazarı olarak gelecek için potansiyel taşımaya devam ettiğinin bilgisini veren Ottenberg, AR-GE ve inovasyon dahil her alanda kesintisiz yapacakları yatırımlarla Türkiye’deki büyümelerinin süreceğini ifade etti.

Önümüzdeki 10 yıl içinde küresel beyaz eşya sektöründe büyümeyi gelişmekte olan ülkelerin ivmelendireceğine dikkat çeken Ottenberg, en fazla inovasyon talebi ve arzının da yine bu ülkelerden geleceğini vurguladı. Türkiye’nin halihazırda BSH Grubu için en önemli ilk 3 üretim, tüketim, ihracat ve AR-GE merkezinden biri olduğunun hatırlatan Dr. Ottenberg, “Türkiye, bu altyapı sayesinde yakın gelecekte küresel ölçekte inovasyon ve dünya pazarlarına ihracatta daha fazla inisiyatif alacak,” değerlendirmesinde bulundu.

Son bir kaç yıldır beyaz eşya ve ev aletlerinde hızlı inovasyonu mümkün kılan mimari platformu yaratmaya yatırım yaptıklarını ifade eden Dr. Ottenberg, bu yıldan itibaren beyaz eşyada dijitalleşmenin ivme kazanacağını savundu. Dr. Ottenberg sözlerini şöyle sürdürdü: “Dijitalleşme tüketici beklentileri doğrultusunda ev aletlerinde mutfaktan başlayacak. Eskiden bir evde ilk önce oturma ve yatak odaları dekore edilirdi. Bugün ise değişen yaşam tarzları nedeniyle ev dekorasyonu ve planlaması ilk olarak mutfak ve yemek odalarından başlıyor. Mutfak çok daha önem kazandı hayatlarda. Bir taraftan da mutfak, çok duygusal bir alan. Duygu ve duyuların hüküm sürdüğü bu alanda tüketici hem muhafazakarlığını sürdürmek istiyor hem de yeni yaşam tarzları ve gelişen damak tatlarına hitap edebilmek için yenilik peşinde koşuyor. Bu nedenle üreticilerin mutfakta analog ve dijitalin uyumunu en iyi şekilde yaratmaları gerekiyor. Biz BSH olarak analog teknolojide geleneksel olarak çok iyiyiz. Şimdi dijital devrim ile dijital dönüşümümüzü de tamamlıyoruz.

Bu alandaki en büyük icadımız ise sadece Bosch ve Siemens markalarımızın değil evde bulunan tüm farklı markalarda ev aletlerinin birbirleriyle iletişim kurmalarını sağlayacak teknolojik standartlar ve platform. Home Connect adını verdiğimiz bu bağlantılı iletişim teknolojisine sahip ev aletlerinin Almanya, Fransa, İskandinavya gibi pazarlardan başlayarak 2015 yılından itibaren dünyaya yayıldığını göreceksiniz. Türkiye de tüketici beklentileri açısından çok sofistike ve gelişmiş bir pazar. Türkiye’de de bu yenilikçi ürünleri pazara sunmak için gecikmeyeceğiz.”

”TÜRKİYE’DE ÜRETİM KAPASİTESİNİ İKİ KATINA ÇIKARACAK” BSH Türkiye CEO’su Norbert Klein ise, Son üç yılda Türkiye’den 200 milyon euro üzerinde tesis yatırım yaptıklarını kaydederek  önümüzdeki 5 yıl içinde ihracat odaklı üretim kapasitesini mevcut 4.5 milyon adet düzeyinden 8 milyona çıkartacaklarını dile getirdi.  Her yıl üretim, AR-GE ve bayi ağı yenileme çalışmaları için 50-60 milyon Euro yatırım yaptıklarını hatırlatan Klein, “Türkiye’de mevcut 6 fabrikamıza yeni bir fabrika daha ekleme planımız yok. Ancak mevcut fabrikalarımıza kapasite artırımı için ek yatırımlar yapmaya devam edeceğiz,” dedi. Önümüzdeki dönemde Türkiye operasyonu için birinci önceliğin küresel inovasyon ve AR-GE yetkinliklerini artırmak olduğunu söyleyen Klein, “Küresel entellektüel ve finansal sermayemiz ile Türkiye’deki mevcut uzman insan kaynağımız ve üretim yetkinliklerimizi birleştirerek, BSH dünyasında inovasyon liderliğini de alacağımıza inanıyorum” şeklinde konuştu. Türkiye’de iç pazarın çeşitli etmenlerden dolayı yavaş büyüme dönemine geçtiğini bildiren Klein, politik belirsizlikle ve kur etkisi gibi faktörlerin etkisiyle pazarın geçtiğimiz yıla oranla yüzde 5 daraldığına dikkat çekti.

”TL’DEKİ DEĞER KAYBINI FİYATLARIMIZA YANSITMADIK” Kredi kartına taksit sınırlandırmasının bu daralmada önemli bir etken olduğunu söyleyen Klein, bunun bir ölçüde gerekli olduğunu ancak çok genç nüfusa sahip olan Türkiye’de halen tüketici finansmanının büyük bir ihtiyaç olduğunu kaydetti. 2014’te BSH hariç pazardaki diğer oyuncuların 2013’e göre aynı adetlerde üretim yaptığını belirten Klein, “Sadece BSH olarak biz %10 adetsel büyüme sağladık. Bu da ağırlıklı ihracat tabelindeki artıştan kaynaklandı. Biz mutluyuz, ancak iç pazarın genelindeki talep daralmasının bu şekilde sürmemesi gerekiyor. 2015’te önceki yıllar kadar hızlı olmasa da yeniden büyümeye geçeceğimizi tahmin ediyoruz. Yeniden büyüme trendine girmemiz, bölgesel merkez olarak ülke iddiamızı sürdürebilmemiz için önemli,” ifadesini kullandı. Türkiye’de zorlu iş koşullarının olduğunu, ancak uzun vadeli planlar yaparak her dönemin özel koşullarına en iyi şekilde uyum sağladıklarını kaydeden Klein, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle kurdaki dalgalanma, son dönemdeki en büyük zorluğumuz. TL’deki değer kaybı %20 iken bunun yarısını bile fiyatlarımıza yansıtmadık.

Pazar payı kaybetmek istemiyorsanız, tüketiciye bu fiyat farkını yansıtmanız zaten mümkün değil. Finansal olarak bunu abzorbe edecek gücümüz var. Nitekim bu dönemde pazar payı almayı başarak tek şirketiz. Bu sene sektörümüzde sıkıntı çekiyor olabiliriz ama uzun vadeli bakışımızın hep ödülünü almışızdır.” Türkiye’de yıllar içinde büyük bir başarı kaydederek %30 pazar payını geçtiklerini ve güçlü bir ikinciliğe yerleştiklerini de sözlerine ekleyen Norbert Klein, “Türkiye’de bu kadar başarılı ve güçlü olmamızın bir açıklaması olmalı. Tabii ki ürün kalitesindeki mükemmellik anlayışımız bunun en önemli etkeni. Bir diğeri ise satış sonrası serviste sağlamayı başardığımız koşulsuz müşteri memnuniyeti. Bu konuda açık ara algı lideri olduğumuzu söyleyebilirim. Hem tüketici hem de bayi bağlılığımızın önemli bir kısmı satış sonrası hizmetlerimizdeki yetkinliğimizden kaynaklanıyor. Burada da hem satış sonrası kanalımıza hem de bayi ağımıza yatırımlarımız devam edecek,” diye konuştu.

EVDEKİ FIRINLARDA DİPLOMATİK KRİPTO TEKNOLOJİSİ IFA’da tanıtılan yeni fırın serisinde standart sunulan Home Connect teknolojisi hakkında bilgi veren BSH Grubu CEO’su Dr. Ottenberg, bu teknolojinin uzun yıllara dayalı bir tüketici araştırması ve AR-GE çalışmasının ürünü olduğunu vurguladı. Bu teknoloji sayesinde ev aletlerinin artık markadan bağımsız birbirleriyle iletişim kurabileceklerini ve iPad, iPhone gibi akıllı cihazlarla uzaktan yönetilebileceklerini kaydeden Dr. Ottenberg, bu noktada çok önem verilen iletişim güvenliği için diplomatik iletişimde kullanılan kripto teknolojisini kullandıklarını dile getirdi. Dr. Ottenberg, tüketicilerin evde ürünlerin özelliklerini kendi başlarına daha rahat keşfetmeleri ve kullanmalarını sağlamak için kullanma kılavuzlarını sanal gerçeklik uygulamaları ile 3 boyutlu olarak ürüne entegre etme teknolojisi üzerinde de çalıştıklarını belirtti.

0