Dünyada yaşanan Covid-19 virüsü ile mart-nisan aylarında tepetaklak düşen küresel borsa endeksleri, mayıs-haziran aylarında kayıplarının büyük çoğunluğunu tekrar geri almış görünüyor. Bunda en önemli neden olarak, virüsün kontrol altına alındığı yönünde algıların oluşması ve ekonomilerin açılması ile en kötünün geride kaldığı psikolojisinin güçlenmesi gösterilebilir. Böylece en kötüyü satan piyasalar, daha kötüsü olmayacak ve toparlanma başlayacak beklentisi ile tekrar alıma geçmiş görünüyor.

Elbette bunda dünyada likidite bolluğunun oluşması, küresel faizlerin çok düşük seviyede kalmasının önemli bir etkisi de var. Getiri arayışında olan para en iyi seçenek olarak hisse senedi ve emtia piyasalarını görüyor. Dünyada virüs ile ilgili ikinci dalga endişeleri daha büyümez ve tekrar ekonomilerin kapatılması seviyesine gelmez ise paranın adresi borsa olmaya bir süre daha devam edebilir.

Bu süreç bir konuyu tekrar açık bir şekilde gösterdi. Mart-nisan aylarındaki sert düşüşte, uzun vadeli düşünen borsa yatırımcıları panik olmadılar ve pozisyonlarını bozmadılar. Böylece bu sert dalgalanmadan zarar etmemiş oldular. Çünkü hala pozisyonlarını koruyorlar ve satmadıkça zarar etmiş olmazsınız. Buna karşın günlük veya kısa vadeli 3-5 gün alım satım yapan, borsayı oyun yeri gören oyuncular ise bu süreçte ciddi zararlar yazdılar. Bu süreç şunu net bir şekilde Borsanın aslında kısa vadeli oyun yeri olmadığını uzun vadeli yatırım yeri olduğunu tekrar gösterdi.

Bu süreçte uzun vadeli yatırımcılar, öncelikle düşüşün nedenini araştırdılar. Borsadaki satışın kendi şirketleri özelinde bir satış olmadığını küresel bir problem yüzünden olduğunu tespit ettiler. Hatta bu düşüşü kendi beğendikleri büyük şirketlerde bir alım fırsatı olarak görenler bile oldu. Bu nedenle her şeyden önce uzun vadeli bir bakış açısına sahip olmalarından dolayı kısa vadedeki dalgalanmalardan etkilenmediler ve bu dalgalanmaların kendi uzun vadeli planlarını bozmasına izin vermediler. Çünkü, uzun vadeli yatırımcılar için önemli olan şirketlerinin faaliyetleridir, satışlarıdır. Virüs etkisinin azalmaya başlaması ile şirketlerinin yine devam edip etmeyeceğidir. Güçlü nakit akışına sahip mi, değil mi bu ve bunun gibi temel faktörlerle ilgilenirler.

Ancak kısa vadeli yatırımcılar için aynısını söylemek zor. Günlük dalgalanmalardan, o andaki psikolojilerden etkilenirler ve sürekli hareket ederler. Bir yerden sonra adeta daldan dala konan kuş misali hisseden hisseye konarlar. Bir süre sonra geriye dönüp baktıklarında hiçbir şey elde etmediklerini ve aksine yığınla komisyon ödediklerini görürler.

Bunları neden yazıyorum. Virüs sürecinde 300 bin yeni borsa yatırımcısı gelmiş. Düşük faizler, evde kalmanın etkisi artık sebep ne olursa ama yeni 300 bin yatırımcı Borsa’ya gelmiş. Hoş gelmişler. Umarım kısa vadeli olaylara günlük bakan ve kısa vadeli kazanç peşinde koşanlardan birisi değil, borsayı uzun vadeli yatırım olarak görürler ve kalırlar. Hepsi böyle olmayacak biliyorum ama ne kadarı uzun vadeli bakarsa geleceğe yönelik önemli bir adım atmış olmasının yanı sıra, ülke tasarrufları içinde olumlu etkiler yaratacaklar.
Tuncay TURŞUCU – İntegral Yatırım Menkul A.Ş. Araştırma Direktörü

0